21 Ağustos 2014 Perşembe

Tam Doğal Ürünler: TAMTABİ.COM ve İNDİRİM KODU

Blogumda paylaştıklarıma azıcık da olsa göz atanlar beslenme, temizlik ve kişisel bakım konularında doğal ürünlere ve doğal yöntemlere meyilli olduğumu fark etmişlerdir diye tahmin ediyorum (bakabilirsiniz; doğal şeyler başlığı)

Bu sebeple, tesadüfen tanıştığım ve tanıştığıma çok memnun olduğum, doğal ürünler satan bir siteden bahsetmek istiyorum sizlere. Şunu samimiyetle söylemekte fayda görüyorum, aşağıda okuyacaklarınız tamamen içten gelerek yazılmış şeyler. Bir şeyleri insanları kandırarak, abartarak pazarlamak gibi bir huyum asla yok. (Nitekim yapmış olduğum alışverişten memnun kalmadığım durumlarda, bunu belirten yazılar yazmışlığım da vardır blogumda.) Kendim beğendim ve sizleri de bu site ile tanıştırmak istedim. tamtabi.com sitesi ile yazışmalar yaptıktan sonra da okuyucularımın faydalanabileceği bir indirim kodu tanımlamalarına vesile oldum. Yazının en son kısmında indirim kodunu görebilirsiniz. Site yönetimine de teşekkür etmek isterim. Dilerseniz şimdi benim bayılarak aldığım ürünlere bir göz atalım;)

Sitenin ismi, içeriği ile çok uyumlu. Farklı yelpazeden pek çok ürünün yer aldığı sitede organik ürünler, doğal temizlik, kozmetik ve kişisel bakım ürünleri (mesela kemik tarak, doğal roll on), bambu mutfak eşyaları, el dokuması halılar gibi ürünler satılıyor.
Ve sitenin ismi: tamtabi.com

Bir süre önce internet üzerinden yapmış olduğum alışverişten ciddi anlamda memnun kaldım.
50 tl ve üzeri ilk alışverişe % 10 indirim olması, 100 tl üzerine kargonun ücretsiz olması da ilk etapta insanı cezbeden bir şey sonuçta:)

Kargom ulaştığında merakla kutuyu açtım.


Gördüğünüz hali, merakla tarafımca karıştırılmış ve yeniden düzenlenmiş 
kolinin görüntüsü;)

18 Ağustos 2014 Pazartesi

İSTİSMAR EDİLEN ÇOCUK NASIL BASKI ALTINDA TUTULUYOR?

İnternette konu hakkında okuduğum kadarıyla ülkemizde maalesef her 5 çocuktan biri istismara uğruyor.
Bu konu hakkında Aile Eğitim Programı (AEP) kapsamında hazırlanan kitaplardan Hayatın İlk Çeyreği Hayatı (0-18 Yaş Gelişimi) Modülünde yer alan bilgilerden kısaca bahsedeceğim sizlere.
(Kitabın tamamına bu adresten ulaşabilirsiniz)

Çocuğu istismar edenler nasıl kandırıyor?

Çocuğu taciz edenler tacizin bir sır olarak saklanması için bazı yolları denerler.
Bunlar içinde en yaygın olanlar şunlardır:

Tehdit: "Eğer söylersen vücuduna kötü şeyler olabilir." "Eğer kimseye söylersen anneni, baban yada kardeşine zarar veririm." vb.

Mantıklı gibi gözüken açıklamalar getirmek: "Annen, baban beni dinlemeni isterler. Dinlemezsen yaramazlık yapmış olursun." "Annen, baban bu bölgenin özel olduğunu söylemişlerdi. Bunun hakkında konuşursan sana kızarlar" vb.

Yakınlık-Akrabalık: "Seninle herkesten çok ben oynuyorum." "Ailede herkes beni çok sever, söylememelisin." "Sana hediyeler almamı istiyorsan   bu küçük sırrı aramızda saklayalım." vb.

Çocukları bu tür yaklaşımlar konusunda bilgilendirmek oldukça önemli.

Böyle bir durumla karşılaştığını ima ettiğinde, çocuğun söylediklerini dikkate almalı ve çocuk sakince dinlenmelidir.
Bazı durumlarda kanıtlar zamanla yok olacağı ve davacı olma hakkı ortadan kalkacağı için acilen gerekli tespitlerin yapılması lazımdır.
Bu sebeple ilgili yerlere başvurmak gerekir.

Bu birimlerden birkaçı:

Alo 183 
Mor Çatı Kadın Sığınma Vakfı  (0 212 292 52 31- 0 212 292 52 32 – 33)
Ankara Barosu Kadın Danışma Merkezi (0 312 311 51 15)
Cinsel Suçlar Birimi (0 212 522 08 80)
İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Polikliniği (0 212 635 11 79)


* Fotoğraf internetten alıntıdır.
* İnternetten de alıntı yapılmıştır.
* Aile Eğitim Programı ile ilgili diğer yazılarımı bu adresten okuyabilirsiniz.

15 Ağustos 2014 Cuma

FESHANE'DE RUMELİ GÜNLERİ

Öncelikle yazıyı yazarken Elveda Rumeli dizisinin o güzel jenerik müziğini bir yandan tatlı tatlı dinlediğimi belirtmek ve sizlere de -ortamınız mümkünse- dinlemenizi tavsiye etmek isterim;)

Geçtiğimiz hafta Feshane'de 7-10 Ağustos tarihleri arasında Rumeli Günleri vardı.

Benim Makedonya, Bosna Hersek, Arnavutluk, Kosova gibi ülkelerde yaşayan soydaşlarımıza, oralardan topraklarımıza yerleşen yurttaşlarımıza ayrı bir sevgim, ayrı bir muhabbetim var.
Şu ana kadar tanıştığım, köklerinde göçmenlik olan insanlar hep iyi niyetli, temiz ve dürüst insanlardı.
Açık tenli, renkli gözlü halleriyle oldukça hoş fiziksel özelliklere sahip olduklarını hatırlatmama gerek yok sanırım:)
Balkanlar'a ayrı bir yakınlık duymamda yıllarca zulüm altında yaşamaları ve Türkiye'yi kendilerine kucak açacak ata yurdu olarak görmelerinin de etkisi var diye düşünüyorum.


İşte tüm bu hissiyatla, Rumeli Günlerinde Feshane'yi ziyaret etmem gerekiyor diye geçti içimden.

14 Ağustos 2014 Perşembe

PESTO SOS YAPMA AMACIYLA YOLA ÇIKIP BAMBAŞKA BİR HEDEFE VARMAK

Kolay malzemelerle hazırlanacak güzel tarifler paylaşan özgenin oltası bloğundan görüp heveslenince, ben de pesto sos yapayım dedim.
Her ne kadar bu sosu önceden denemişliğim olmasa da, içeriğindeki malzemeleri kafa dengi bulunca "neden olmasın?" dedim.

Gerçi ben de Özge Hanım'ın tarifte izah ettiği mantıkla ilerleyerek, canımızın istediği malzemeyi kullanıp, biraz da farklı malzeme ekleyip ölçüleri de keyfimce belirleyince, hedef tamamen şaştı:)

Malzemeler şunlar:


Sarımsak
Tuz
Ceviz
Zeytin yağı
Sıcaktan kuruyup dökülmesin, ziyan olmasın mantığıyla dalından koparılan saksı fesleğeni

(görüldüğü üzere pesto sosun yapımında kullanılan çam fıstığı, parmesan peyniri gibi ana unsurlar bulunmayıp, 
ceviz gibi bir alternatif kullanılan bir tarif:)

13 Ağustos 2014 Çarşamba

BİLECİK'TE MANEVİ BİR DURAK: ŞEYH EDEBALİ TÜRBESİ

İnsan kendi arabasıyla şehirler arası yolculuk yaparken , yol üstündeki görülmeye değer yerleri es geçmemeli bana göre.
Esas hedef aileye, sevdiklerimize yada tatil beldesine ulaşmak belki ama fırsatları da kaçırmamak lazım;)

Bayram tatili sebebi ile yaptığımız yolculuk esnasında biz de Osmanlı Devleti'nin manevi kurusu ve fikir babası olarak kabul edilen, Osman Gazi'nin kayın pederi ve hocası olan Şeyh Edebali'nin Bilecik'teki Türbesi'ni ziyaret ettik.
(İstanbul'a yaklaşık 3 saat mesefade...)


Fotoğraf, Bilecik Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün sitesinden alınarak düzenlenmiştir.


Önceden 2 kez daha ziyaret etmiştim. Fakat bu ziyaretimde alanı çok daha bakımlı ve düzenlenmiş gördüm.

Şeyh Edebali'nin Türbesi'ne giden yolda ilk olarak Orhan Gazi Cami'ni görüyoruz.
Giriş kısmında Orhan Gazi Camisi var.
Yapılış tarihi 1392. 600 yıldan fazla zamandır Bilecik'i gözlüyor bir nevi...

4 Ağustos 2014 Pazartesi

KARINCALARIN AYAĞINI EVİNİZDEN KESECEK BİR YÖNTEM

Karınca ve arı çalışkanlığı sebebiyle her takdir ettiğim iki yaratılmış.
Fakat mutfağımı kendi buğday ambarıymışçasına gezip tozan karıncalar bu yaz beni feci halde bunalttı.
Takıntı olmuşlardı artık; sahurda uyanıyorum, tezgahın üzerine-dolabın içine bakıyorum, sabah uyanıyorum, yine kontrol ediyorum. İşten geliyorum, göç yolunu keşfetmeye çalışıyorum...
İyice bunaldım!

Karıncaların evi yol geçen hanına çevirmemesi için bazı tedbirler var. Ki bunları illa ki uygularım:

Yiyecek ve içeceklerin ağzı kesinlikle açık kalmayacak, 
Tezgaha, dolap içine, yere dökülmüş damlalar ve kırıntılar olmayacak,
Çöp poşetinin veya kovasının ağzı mutlak surette kapalı duracak.

Tüm bunları yapmama rağmen, yok!
Bir delik bulup muhakkak geliyorlar!
Biliyorum, eskiler karınca olan ev, bereketli evdir derler.
Ama karıncaların tüm sokağı arşınlayıp, mutfağımda fink atmaları da pek kibar bir davranış olmuyor yani!

Karıncalardan kurtulmak için farklı yöntemler var.
Mesela toz halinde satılan ilaçlar...
(Eczacının anlattığına göre, patatesle karıştırıp, karıncaların geldikleri yerlere serpince etkili oluyormuş.
Ama bu etki onların ölmesi demek. Fakat buna vicdanım el vermez, başka çözüm bulmalıyım...)
Yada yoğunlaştıkları noktaya soğan koymak (bizimkilere sökmedi:-/  )

Derken karıncaların bebe pudrası ve tebeşirden kaçtıklarını okudum.
Yıl olmuş 2014, ben okulu bitireli de epey zaman geçmiş.
Sokaklarda sek sek oynayan çocuklar da yok "ablacım bir tebeşir versene" diyebileceğim.
Tek çıkar yol: bebe pudrası.

Gözlemlerim sonucunda şunu söyleyebilirim: sonuç olumlu!



Karıncaların geldiği noktaları keşfedip, oraya pudradan küçük bir dağ yapıyorsunuz (karıncanın boyuna göre dağ oluyor bu tabi, bize göre serpinti;)
Gözlemledim, pudraya yaklaşmak istemiyorlar, bir kaç tane öncü karınca olay mahallini kontrol ediyor ve geri dönerken diğerlerine anons geçiyor "heyelan olmuşyol kapalı, yol kapalı, geri dönüüün!". 
Bunun üzerine araştırmacı karıncalar alternatif yol aramaya koyuluyor (ve illa ki buluyor), diğerlerine seslenip "burdaaan, burdaaan!" diye bağırıyor. Bu durumda siz de yeni bir pudra dağı oluşturarak bu geçiti de kapatıyorsunuz;)

Giriş noktalarını bu şekilde kapatınca karıncaların sayısı oldukça azalıyor (tamamen bitti diyemiyorum şu an için, çünkü ortalıkta gezinenler önceden kalan ve "köprüden önce son çıkış"ı kaçırıp, dolanıp duran karıncalar sanırım:)

Öldürmeden, onlar sağ ben selamet, bu yöntem işimi gördü.
Böyle bir sıkıntınız varsa, deneyebilirsiniz;)

* Karıncalar şekerli şeylere bayıldığı için buzdolabı dışında muhafaza ettiğiniz bal, reçel, tahin, vb. gıdaların kavanozlarını su dolu bir kabın içine yerleştirirseniz, bu yiyeceklere üşüşüp durmayacaklardır.
** Pudrayı kullandıktan sonra ağzını kapalı tutmanız, pudranın keskin kokusunu muhafaza etmesini sağlar.