Sonra bir arkadaşımla konuşurken, onda da aynı durumun olduğunu duydum.
Daha sonra annemin de aynı şeyi yaşadığını öğrendim bir sohbetimiz esnasında.
Rüyalardan bahsediyorum.
Yıllar boyunca aynı konuyu, aynı yeri, aynı kişi veya aynı olayı gördüğümüz rüyalardan...
Bahsettiğim kabus gibi, beni uykumdan uyandıran, huzursuz eden ve tıpa tıp aynı şekilde görülen rüyalar değil.
Bunlar zaten kabus olarak adlandırılıyor ve derin travmalar sonrasında görülüyor.
Ben daha masum rüyalardan bahsediyorum.
Konu aynı, ama zaman-mekan-kişiler farklılık gösteriyor.
Şöyle izah edeyim;
Ben 7 yıl boyunca (orta okul ve lise öğrenciliğimde) okula servisle gidip geldim.
Annem her sabah beni uyandırırdı.
Uykum hafiftir, genel olarak kolay kalkarım.
Ama bazı sabahlar pek de kalkasım gelmez, uyanıp yeniden uyurdum (klasik öğrencilik hali:)
Annem bir sefer gelir, kalkmam.
İkinci sefer gelir, kalkmam.
Üçüncü gelişinde "kalkmazsan sen bilirsin, okula otobüsle gider ve sanırım ikinci derse falan ancak yetişirsin. Bu durumda müdür yardımcısından da mazeret kağıdı almak için derdini anlatman gerekir!" diyerek kendi cephesinde olayı noktalardı.
Benim için bu tek taraflı iletimdeki anahtar kelimeler otobüs, müdür yardımcısı ve mazeret kağıdı idi.
Otobüs denen toplu taşıma harikası yarım saate bir gelir, şansım varsa ilk dersin sonuna doğru ancak yetişebilirdim.
Müdür yardımcısına gidip de "hay aksi, uyuyakaldım da gecikivermişim" demek pek hoşuma gitmezdi tabi.
Bu sebeple annem tüm cool tavrıyla bu cümleleri sarf edince ben de zıpkın gibi kalkardım yataktan. :)
Yıl oldu 2016, mezun olalı oldu 11 yıl. Ben hala okul servisini kaçırır, belediye otobüsünü yakalamak için koşturup dururum rüyalarımda:)
Arkadaşım mesela; liseyi bitireli onun da 11 yıl oldu, lisede geçemediği bir ders olduğunu ve onun için sınava çağrıldığını görüyormuş rüyasında:) (üniversiteden de mezun tabi bu arada! :)
Sizin de var mı yıllardır gördüğünüz bir rüya?
8 yorum:
Benim de rüyalarım günümüzde geçse bile çocukluğumu geçirdiğim yerde geçer hep.)) çoğu kez çocukluğumu görürüm. ve olaylar genelde aynıdır. neden bilmiyorum. yazınızdaki durumu anlayabiliyorum.
Evet bende de var bu tip rüyalar.Bi de hep ilk oturduğumuz (çocukluğumda oturduğumuz)evi görürüm. Olaylar hep o evde geçer neden bilmem.
Ben de arasıra görürüm böyle rüyalar. Okula gidecekken bir türlü hazırlanıp çıkamam. Aradığım elbiseleri, eşyaları bir türlü bulamam. Yapılması gereken ödevleri yapmamışımdır falan.
Bu belki de mahalle baskısı denilen şeydir. İnsanların dediklerini yapmamakta dirensek de; bilinçaltımızda bunun sıkıntısını duyuyor olabiliriz.
aaa yalnız değilmişimm :O çekirdek anılara yer etti sanırım bu tarz kucukte olsa travmalar. sınır bozucu ama degıl mı :/ bende sureklı anneannemın evini görüyorum 3 sene once vefat edınce satıldı da baya uzulmustum. su an umursamamama ragmen hep aynı ruya :/ caresı ne ki bunun
ayyyy var var, ben de hep dişlerimi püskürtüyorum ağzımdan :)
Benim de var böyle rüyalarım. Ben de yalnız değilmişim dedim:)
Düzenli olarak uçurumdan aşağı kendimi bırakmışım, uçuyormuşum gibi görüyorum mesela. Ama korkulu değil, huzurlu. Ve hiç düştüğümü görmeden uyanırım hep. Çok ilginç.
Takibe aldım sizi. Kocaman sevgiler.
Yalnız olmadığıma seviniyorum:))
Çok enteresan, bende de benzer bir durum var ve bunu bu yazıyı okuduktan sonra fark ettim. Zaman, mekan, kişiler hep farklıdır ama değişmeyen tek şey birilerinin beni aradığı ve benim de hep kaçıyor olduğumdur. Buna benzer bir rüyayı en son gördüğümde yakalanmıştım ama pes etmemiştim, kaçmanın bir yolunu arıyordum.
Yorum Gönder