3 Nisan 2017 Pazartesi

İKİNCİ EL ANNE BEBEK EŞYASI MI?

İnsanların en kolay sömürüldüğü konulardan biri çocukları için yapacakları alışveriş tercihleri bence. Çünkü anne babalar hep "yemedim yedirdim, giymedim giydirdim" derler:) Durum o kadar çocukların lehine görünüyor yani bu sözle... Fakat günümüzde pek çok üründe olduğu gibi seçenek çok. Malın iyisi var, kötüsü var. Ama isteyerek ama istemeyerek maruz kaldığımız tüm etkenlerle "al, al, al" bombardımanına hedefiz. Ebeveynler, çocuklarının emsallerine göre en akıllı, en iyi, en önce ve en hızlı yapan olmasını istiyorlar. Anne baba olmak artık bir maraton gibi. Çocuk yetiştirme konusunda farklı akımlar var. Artık eskisi gibi çocuğu sokağa salayım, acıkınca gelsin eline bir dilim ekmek üzerine evde mayalanmış yoğurttan sürüp üzerine biraz nane, kırmızı biber dökeyim de yeniden sokağa salayım gibi bir yetiştirme tarzına rastlayabilmek güç. Çünkü çocukların çıkıp dünyayı keşfedebilecekleri, yorgunluktan bayılıncaya kadar oynayabilecekleri sokaklar kalmadı maalesef pek... Evde, steril ortamda (?), dört duvar arasında bunalan çocukları oyalamak için meşgale bulmak lazım. E her zaman aynı oyuncakla oynamak çok cazip değil, yeni ürünler de almak lazım. Bu da maliyet demek...

Yada minnak bebekler için alınması gereken eşyalar... Bebek arabası misal... Ne menem şeydir onu seçebilmek... Hem de isabetli bir biçimde... Hem de küçük bir servet ödemeden... O çok sevimli bebek beşiği mesela... Çocuk sadece bir kaç ay yatacak içinde. Ama belki paşa gönlü yatmak istemeyecek. Bunu kim bilebilir? Ev tipi ana kucağı mı? Bizim bebek çok güzel eğleniyordu içinde, sizinki hiç durmadı mı? Hay Allah... Aktivite masası mı? Evet canııım, o yanarlı sönerli plastik masanın ortalama fiyatı üç haneli rakamlara varabiliyor. Hı hı, sahiden... Ve bir süre sonra yüzüne bakılmaz bir aymazlıkla çocuk tarafından bir kenara atılabiliyor. Kader... :)
Çocuklar için yapılan alışverişin kötü bir yanı daha var: çocuk plesantadan ayrılıp, dünyaya gözünü açtığı boyda ve ebatta kalmıyor malumunuz. Bilhassa beşikteki ve büyüme çağında olanlar... Boyu uzuyor, ayağı çabuk büyüyor, bir kullandığını bir daha kullanmak istemiyor, aylar önce indirimden alınan bir kıyafet dolabın bir köşesinde boynu bükük vaziyette unutulduğu için hiç kullanılmadan kenarda bekleyip duruyor. vs.

Gelelim hamilelik ve annelik olayına (ve dahi giderlerine)... Hamilelik dönemi NŞA'da (normal şartlar altında) 9 ay. Çocuk ehli keyifse bir 10 gün daha ekleyelim. Emzirme dönemi desek; 2 yılla doğumdan sonraki bir kaç gün, hafta ya da ay ile devam eden bir süreç. Bu dönemde bir anneye lazım olabilecek ürünler var: hamile kıyafetleri, lohusa pijaması/geceliği/tacı/terliği (normal sarf malzemesi değil dikkat, "lohusa" ibareli olması lazım:), göğüs pompası, göğüs pedi, göğüs kremi, çatlak kremi,... liste uzar da gider. Bu ürünlerin kimi gerçekten ihtiyaçtır, kimini anne/anne adayı heves ettiği için alır, kimi ürün hediye gelir. Bu arada bu zıbıttı çıktıların tamamı kullanılabildiği gibi bir kısmı kullanılmadan da kalabilir. Mesela göğüs pompası... Google amcada yapılan "doğum için hastane çantası hazırlığı" aramasında karşımıza çıkacak listelerin pek çoğunda göğüs pompası yer alır. Bu güzide cihazın fiyatı ortalama 150 tl diyelim. E annenin sütü yok, kullanmadı. Ne yapacak bunu? 

Bahsettiğimiz kategorideki ürünlerin genel anlamda ortak noktası şu: 
- ihtiyaçmış gibi görünüp kullanılmadan bir kenarda kalabilme potansiyeli,
- şanslı ise ve kullanılırsa kullanım ömürlerinin kısıtlı olması,
- bedellerinin yüksek olması,
- zaman ilerledikçe evin içinde/balkonda/kilerde/ardiyede/bodrumda giderek yer kaplamaları
- pek çoğunun halen kullanılabilir durumda ve bir başkasının ihtiyacını karşılayabilecek nitelikte olması
Artık ihtiyaç duymadığım, nur topu gibi bir sürü ürünüm var, aman sabahlar olmasın!

Söz konusu ürünleri şansınız varsa ve paylaşımcı bir ruha sahipseniz çevrenizdeki eşe-dosta yada ihtiyaç sahibi birine verebilirsiniz pek tabi. Aynı şekilde sizinle kendi eşyalarını paylaşanlar da olabilir. Ama bazen bu ortam oluşmuyor. Yada yaptığınız masrafın bir kısmını ürünlerinizi satarak yeniden kendinize döndürmek isteyebilirsiniz. Yada kısıtlı süre kullanacağınız ürünleri ikinci el olarak satın alabilirsiniz. Bunun için incelenebilecek pek çok internet sitesi mevcut. Üstelik bu sitelerde sadece ikinci el değil, hiç kullanılmayan ürünler de alınıp satılıyor. 

İkinci ele güvenilir mi peki?

İkinci el ürüne mesafe ile bakan pek çok kişi var aslında. Bilhassa ürünün temiz olup olmayacağı ile ilgili kuşkular başı çekiyordur sanırım. Bunun yanı sıra internet ortamında kime nasıl güveneyim, ödemeyi nasıl yapayım, teslimat nasıl olacak gibi soru işaretleri de zihinleri kurcalıyor olabilir. Şunu belirtmekte fayda var; bu tür alış-satış işlemlerini yapan 2 çeşit site yapılanması var.

Birinci grup; belirli bir komisyon karşılığında alış-satış işlemini düzenleyen, hem alıcı hem de satıcının çıkarlarını gözeten ve maduriyetlerini engellemeyi amaçlayan siteler (tutumluanne, kidimami, bebecruz gibi). 
İkinci grup ise hiç bir aracı olmaksızın alıcı ve satıcının birbirlerine olan itimatları ile işlemi gerçekleştirdiği siteler (sahibinden.com, letgo gibi)

İkinci el eşya ile çevreyi ve doğal kaynakları korumak mümkün...

Aslında şunu belirtmekte büyük fayda görüyorum; her türlü ürünü ikinci el olarak alıp kullanamam (ve de satmam). Fakat temizlenebilir, iyi durumda olan ve gerçekten birinin ihtiyacını görecek nitelikte olan eşyaların bu şekilde bir sirkülasyona girmesinin daha az doğal kaynak kullanımı, daha az çevre kirliliği ve kişiler için daha az maliyetle daha farklı ürün gamına sahip olma şansını sunduğuna canı gönülden inanıyorum. Yurt dışında oldukça yaygın olan, ülkemizde de farklı yerlerde yavaş yavaş boy göstermeye başlayan garage sale olayı aslında bu durum bir nevi.



Ben şu ana kadar bebeğim için pek ahşap oyuncak, ahşap yapboz, ev tipi ana kucağı, kendim okumak için çocuk gelişimi ile ilgili kitaplar (ki birdunyafikir ismiyle instagram hesabımda bu kitaplar hakkındaki fikirlerimi paylaşıyorum), hem de bebeğimin büyüyünce okuyabileceği nitelikte olan kitaplar satın aldım. Aman aman büyük bir problemle de hiç karşılaşmadım. Alış ve satışlarımı yukarıda bahsettiğim iki internet sitesi türünde de yaptım. Halen de satışta olan, yada satın aldığım ve kargo sürecinde olan ürünlerim var. 

Peki hangi ürünler alınıp satılabiliyor?

Anne ve bebeğe dair hemen her şey diyebilirim. Zıbın, kıyafet, yatak, beşik, ayakkabı, patik, mobilya, ahşap oyunca, plastik/peluş/figür oyuncak, kutu oyunları, yürüteç, hoppala, oto koltuğu, mama sandalyesi, kitap, hamile kıyafeti, göğüs pedi, ... aklınıza ne gelirse!

Bu yazı ikinci el anne bebek eşyaları konusunda bir başlangıç olsun. Farklı bir yazı ile şu ana kadar kullandığım siteler ve edindiğim tecrübeler hakkında da bir şeyler paylaşmayı düşünüyorum.

* Görseller alıntıdır.

2 yorum:

Ebemkuşağı dedi ki...

Merhabalar...Geçerken bir uğrayayım dedim:) Çocuğun yediği helal giydiği haram derler.Çok hızlı büyüyorlar.Alınan bir kıyafet hemen küçülüyor.O yüzden ikinci el daha cazip geliyor bana.Ben de küçülenleri daha ufak çocuklara verebiliyorum. Bizim ikinci el alışverişimiz genelde arkadaşlar arasında oluyor.İyi de oluyor.:)

birdunyafikir dedi ki...

Ebemkuşağı; kesinlikle haklısınız:)